Kelime |
Açıklama |
Hareke |
حسن
|
keleş (Çok güzel, çok yakışıklı.) |
حَسَن |
حسن |
aynalı (parlak yüzlü, yakışıklı, güzel.) |
حَسَن |
حسن |
âlâ (Pek iyi.) |
حَسَن |
حسن |
iyi (Beğenilecek biçimde olan.) |
حَسَن |
حسن |
güzel (biçimindeki uyum ile hoşa giderek hayranlık uyandıran.) |
حَسَن |
حسن |
kıyak (Benzerlerinden üstün olan, çok güzel.) |
حَسَن |
حسن |
cici (sevimli, hoşa giden, güzel.) |
حَسَن |
حسن |
açılmak (Biraz iyiyleşmek ve ferahlamak.) |
حَسُنَ |
حسن |
bezemek (Süslemek, donatmak) |
حَسَّنَ |
حسن |
zariflik (Zarif davranış veya zarif olma durumu, incelik, zarafet.) |
حُسْن |
حسن |
güzellik (coşku, hoşlanma duygusu uyandıran nitelik.) |
حُسْن |
حسن |
görkem (göz alıcı ve gösterişli olma durumu.) |
حُسْن |